Dün akşam sevgili bana aynen şu cümleyi kurdu
-blogunla ilgilenmediğini görüyorum ama olmaz ki bu kadar boşlamak bildiğim kadarı ile bizden sonraki en önem verdiğin şey değil mi?
-!!!!!!!!! (şaşkın şaşkın bakarım)
-sen hiç gazete yazan köşe yazarlarının bir yazıp bir yazmadığını gördün mü?bir yazıp bir kaybolmuyorlar!!! sende bu şekilde yapmamalısın.....
tabi ben şok içinde!!!
ama fırsat bulamıyorum!!!
yarat o zaman dedi....
hangi ara diye düşündüm gündüz bebeğim evin için de tazı gibi koşturmak ta, akşam olup da uykuya daldığında, allahtan erken uyuyor, tabi bu sabah 7 de uyanması demek oluyor!! bebeğim uyuduğunda bu sefer de evin büyük bebeği!! istemez bilgisayar elde uğraş, ee peki ben ne zaman sevdiğim blogumu güncelleyeceğim.....
Fotoğraflar ne zamandır bekliyor makinede mesela aktarılmayı, düzenlenmeyi daha da bir çok var o kadar fazla ki ayvalık,avşa fotoğrafları daha duruyor,yazacak anlatacak çok şeyim var anlayacağınız..
Büyükada gezimizle başlayalım.
Şimdi ada beni çağırıyor başlığını yanlış okumadınız, resmen beni çağırıyor, çünkü seviyorum sevgi denemez buna aşığım ben büyükadaya! bu kadar güzel başka yer var mıdır ki sessiz, sakin, dingin,bıraksalar orada yaşarım dört mevsim,seviyorum evlerini, motorlu araç olmayışını, fayton sefalarını... lafı gelmişken ada dan 36 adet fayton kalkacakmış kura ile, adaya fazla geliyor diye evet ada kalabalık, kuyruk çok fayton sırasında ama sonuçta orası küçük bir ada ve resmen fayton trafiği var bizim gezimiz sırasında küçük bir kaza oldu sırf birbirlerini sollamaya çıkıyorlar diye!!!!
Ada gezilesi görülesi bir yer ama tenha zamanlarını tercih ederseniz çok daha rahat gezersiniz, biz bayramda gittiğimiz için adım atılacak yer yoktu desem yeridir,o zaman dan çok bir şey anlamadık,birde yeri gelmişken adanın yerlileri kendilerine göre haklı sebepten gelen kalabalığa sinirlenebilirler ama ulu orta beddua edecekler anlamına gelmez bu!!! tabi fotoğraf çekerken turşucudan yediğim fırça ayrı bir durum!!! biraz değişik bir yapıya sahipler!!!
Uzun lafın kısası gezin görün ben susayım fotoğraflar anlatsın birazda...
Kalabalığa bakar mısınız ve akın akın gelmeye devam ettiler aman siz siz olun özel bütün ülkenin tatil olduğu günlerde gitmeyin benden uyarması!!!!
Bakınız iskele çıkışı....
Kimin evidir bilemem ama ben bu evde yaşlanabilirim...
Adaya gittiğiniz zaman muhakkak faytonla ada gezisi yapıp o güzel sokaklarını dolaşıp tepede ki muhteşem manzaraya karşı çayınızı yudumlayın.
İşte bu manzara karşısında istanbula bir kez daha hayran kaldım bazen tası tarağı toplayıp gidesim gelse de istanbul aşkı bir başka bende..
ilk ziyaretimiz bayram tatili idi. tam bir hafta sonra evlilik yıl dönümüm de sevgili yer ayırttı ve biz ada da konakladık kaldığımız otel yalıbutik oteldi.küçük, şirin temiz otel olmasının yanı sıra iskeleye yürüme mesafesi 5 dakika olması cabası oldu ada da kalmak isteyenlere tavsiye edebilirim.
Motordan indiğimizde adada bunlar bizi karşıladı değişik bir müzik anlayışları var!!!
Odanın camından selamlayışım adayı...
Adaya gittiğinizde muhakkak ama muhakkak bu dondurmadan yemeniz lazım özellikle limonlusunun tadına bakmayı ihmal etmeyin, ah bu lezzet harikaydı!!!!
tarihi prinkipo dondurmacısında yemenizi tavsiye ederim.
Tam 5 yılı doldurduk beraber el ele Allah bize daha nice beşler nasip etsin huzurla mutlulukla ...
yüzümüzden hiç eksik olmasın tebessümümüz...
bu fotoğrafta bir süsü abukluk var ama gülüşümüzü çok sevdim.
not:bu yazı ikinci günün gecesi tamamlanmıştır!!!
ınstagram: aylınden
twitter: aylinuyar
facebookta: aylindendenemeler